Evrensel bir hak olan gıdaya, cinsiyeti yaşı ne olursa olsun, her insanın her zaman sürekli, yeterli, güvenli ve kültürel tercihine uygun gıdaya veya gıda üretmek için gerekli araçlara ulaşma hakkı vardır. İnsanlar gıda ihtiyaçlarını kendi kontrollerinin dışında, engelli, yaşlılık, ekonomik yetersizlikler, hastalık, felaket ya da ayrımcılık gibi durumlarda karşılayamadıkları zaman gıda ihtiyaçları devlet tarafından karşılanmalıdır. İnsanların her zaman sürekli uygun fiyata ve kaliteli yeterli ve güvenli gıdaya ulaşması, bir insanlık hakkıdır.

İnsanlar arasındaki, gelir farklılığından dolayı, yeterli gıdaya ulaşamadığı, bir yanda obezite ve israf, diğer bir tarafta açlık yaşanması da bir gerçektir. Ayrıca daha iyi bir dünya inşa etme yolunda önemli mesafeler elde edilse de, birçok insan geride kalarak, insanlığın gelişiminden, yeniliklerden veya ekonomik büyümeden faydalanamamaktadır.

Gıdaya yeterli ve dengeli bir biçimde ulaşmak da tek başına çözüm değildir. Bu kavramların tam anlamıyla yerine oturması için, tüketilecek olan gıdanın her türlü zararlı etmenden arındırılmış olması ve bir yandan beslerken diğer yandan insan sağlığını olumsuz etkilememesi gerekir. En doğal haklarımızdan biri olan gıda hakkımızı kullanırken, gıdalarımız toksin, deterjan kalıntıları, ağır metaller gibi zararlı maddeleri içermeme konusunda garanti altında olmalıdır.

Bugün dünyada, yeterli ve dengeli beslenemeyen, açlık sorununun, gıda fiyatlarının artışı ve yaşanan krizlerin etkisi her geçen gün genişleyerek birçok kitleyi etkisi altına almaktadır. Bu durumlar karşısında, tarımın gelişmesi, insanlığın ihtiyacı olan gıda ve gıda ürünlerin artırılması, dünya genelinde açlığı önlemeye yönelik tedbirlerin artırılması zorunluluk haline gelmiştir.

Daha iyi üretim, daha iyi beslenme, daha iyi bir çevre daha iyi bir yaşam için hiç kimseyi arkada bırakmadan daha verimli, kapsayıcı, dayanıklı ve sürdürülebilir tarım - gıda sistemlerine dönüşerek, herkes için gıda güvenliği ve sağlıklı beslenmenin sağlanması amaçlanmalıdır.
Bu durumlar karşısında, çevremizi koruyarak, kaynaklarımızı etkin ve verimli kullanmalıyız. İsraftan kaçınarak, tasarruflu olmalıyız, ihtiyaç fazlasını çöpe atmaktansa muhtaç olanlara verelim ki onlarında mutluluklarına katkı sağlayalım.
16 Ekim Dünya Gıda Günü’nde; Bütün insanların barış ve huzur içinde yaşadığı, beslenme ve barınma sorunlarının olmadığı, bir yaşam geçirmeleri dileğiyle;
16 EKİM DÜNYA GIDA GÜNÜ kutlu olsun.
Zir. Müh. Ahmet Faruk DEMİR








