Özel Hatem Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Saadet Tayşi, Ramazan ayında beslenmenin püf
noktaları hakkında bilgi verdi.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Saadet Tayşi, Ramazan ayının bedenin ve nefsin tutulduğu bir dönem
olduğunu kaydetti. Tayşi, Ramazan’ın paylaşma ayı olduğunu hatırlatarak, "Aç olan insanların neler
hissettiği, tokluğun sadece nefise hizmet ettiğini anladığımız bir aydır. Ramazan ayı, aslında yemek
israfını engeller" dedi.
Diyetisyen Tayşi, oruç tutarken sağlıklı ve çeşitli besin seçenekleri ile yeterli ve dengeli beslenmenin
sağlanmasının esas alınması gerektiğine dikkat çekerek, "Ramazan ayında yapılan en önemli
beslenme değişiklikleri arasında oruç tutan kişilerin günlük beslenme şekli ve öğün sayısıdır. Yeterli ve
dengeli beslenmenin ramazan ayında da sürdürülebilmesi için günün oruç tutulmayan bölümünde en
az üç öğünü tamamlamak ve sahur öğününü atlamamak gerekir. Sahurda sadece su içerek
niyetlenmenin veya gece yatmadan önce yemek yemenin zararlı olduğu unutulmamalıdır. Çünkü bu
beslenme tarzı yaklaşık 17 saat aç kalacağız. Bu da açlık kan şekerinin daha erken saatlerde
düşmesine ve buna bağlı olarak günün daha verimsiz geçmesine neden olmaktadır. Bu durumun
aksine eğer sahur öğünü, ağır yemeklerden oluşursa gece metabolizma hızı düştüğü için yemeklerin
yağa dönüşme hızı ve kilo alma riski artmaktadır. Bu nedenle sahura mutlaka kalkılmalı ve tok tutucu,
yağlı olmayan besinler tercih edilmelidir" dedi.
Kan şekerine ve reflüye dikkat
Tayşi, yapılan en büyük hatalardan birinin de çok hızlı bir şekilde çok miktarda besin tüketmek
olduğunun altını çizerek, "Ramazan ayında sofralarda bolluk ve bereket vardır. Oruca niyetli olan
kişilerin kan şekerleri düşmektedir ve ezanın okunması ile birlikte kan şekeri düşük olduğundan daha
fazla miktarda besin tercih etmektedir. Kısa zamanda çok fazla besin tüketimi ile enerji yüksek
besinler yenilmekte ve kilo alımı ortaya çıkmaktadır. Ramazan ayında en sık karşılaşılan sorunlardan
biri de mide içinde bulunan yemek ve asidin yemek borusu içine doğru geri kaçması olarak
tanımlanan reflüdür. Tüm bu rahatsızlıkların ortaya çıkmaması için sağlıklı beslenme önerilerinde yağ
tüketimi dikkat çekmektedir. Oruç tutmanın sağlıklı insanların metabolik dengesinde çok önemli
değişiklikler yapmadığı, ancak bazı hastalıklarda şeker hastalığı, karaciğer yetmezliği gibi bazı
hastalıklarda veya özel durumlarda olumsuz sonuçlar doğurabileceği göz ardı edilmemelidir. Kronik
hastalığı olan kişiler oruç tutmadan önce uzman hekimlerine danışmalıdır. " şeklinde konuştu.
Sağlık beslenme önerileri
Özel Hatem Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Saadet Tayşi, oruç tutanlar için sağlıklı beslenme
önerilerde bulunarak, "Ramazan ayı süresince yeterli ve dengeli beslenmeye özen gösterilmelidir.
Ramazan ayında öğünler; sahur ve iftarda iki ana öğün ile, iftardan sonra 2,5 saat aralıklarla ara öğün
düzenlenmelidir. Oruç tutanların mutlaka sahur yapmaları sağlığın korunması açısından önemlidir.
Aşırı yağlı, tuzlu ve ağır yemekler ile unlu gıdalardan uzak durulması uygundur. İftara peynir,
domates, zeytin gibi kahvaltılıklar veya çorba gibi hafif yemeklerle başlanılması, 10-15 dakika sonra az
yağlı et yemeği, sebze yemeği veya salatayla devam edilmesi uygundur. Yine enerji veren ancak kan
şekerini dengeli bir biçimde yükselten besinler beyaz ekmek, pirinç pilavı gibi glisemik indeksi yüksek
olan gıdalar yerine bulgur pilavı, kepekli ekmek veya kepekli makarna gibi posalı besinler tercih
edilmelidir. Günde ortalama 2- 2,5 litre su içmeye, bununla birlikte enerji verirken sıvı ihtiyacını da
karşılayacak ayran, taze sıkılmış meyve suları, soda, sebze suları vb. içmeye özen gösterilmelidir.
İftarda aşırı şerbetli, yağlı tatlılar yerine sütlü tatlılar (sütlaç, güllaç, muhallebi vb.) veya meyve tatlıları
tercih edilmelidir. Yemekleri hızlı yemekten kaçınmalı, yavaş yavaş ve iyice çiğneyerek yenilmelidir.İftar yemeğinden hemen sonra televizyon veya bilgisayar karşısına geçmek, koltukta
dinlenmek yerine biraz hareket etmek, kısa mesafeli yürüyüşler yapmak sindirime yardımcı olması
açısından yararlı olmaktadır. Ramazan ayında yemeklerin pişirme yöntemleri de çok önemlidir.
Özellikle ızgara, haşlama ve fırında yapılan yemekler tercih edilmeli, kavrulmuş, tütsülenmiş ve
kızartılmış besinlerden uzak durulmalıdır" diye konuştu.